Yine de affedebilir misin?

Bir insan kaç kez affedebilir ki? Bir güvenebilsem tekrarlanmayacağına inansam, yine düşünmeden devam edeceğim. Ancak bir insana tekrar tekrar güvenmek çok zor geliyor.
Gurur mu daha önemli yoksa sevgi mi... Cevabını asla bulamadığımız, hayatımızın orta yerinde bulunan bir soru bu. Gururunu umursamayıp devam etmeye değer mi ve ki bunun değerini kendisi de bilir mi, bilecek mi? Kaç defa inanabilirim ki değer verdiğine, nasıl ikna olurum ki sevdiğine? Aslında sevgi olduktan sonra gerisi hallolur derler.
Ama artık kalbinin kırılmasına dayanamamak, işte bütün mesele bu. Kalp kırıklıklarıyla dolu bir birliktelik devam etmeye korkutuyor insanı.
Gurur ve sevgi arasındaki karşı konulmaz çelişki...

YAKALA ZAMANI

Şehir hayatı çok hızlı. Zaman bir şekilde akıp gidiyor ve fark etmiyorsun. İçinde kaybolup gidiyorsun. Sonra bir an geliyor ve bir dakika ne oluyor oluyorsun. Hayatımızdaki bu koşuşturmacanın içinde bir yerde kendini bulmalısın. Günlük hayatındaki yoğunluktan kendini soyutlayacak zamanlar yaratmalısın! Evet, bunu başarabilirsin, başarabiliriz. Sadece kendine ait olan anlar yarat. Kitap okumak, güzel bir müzik playlisti gibi klişeler olsa dahi...
Hırslarından arınmış, kelebekler gibi dolaşsak da hepimizin içinde inkar edilemez bir başarma hırsı saklıdır. Başarımızı kazandığımız an bizi en mutlu eden andır, inanın ki! Bu duyguyu kontrol edebilmek için hayatın içinde kendimizi bulmalıyız.
Durma bu yoğunlukta, karmaşada zamanın büyüsüne kapılıp gitmemek için kendini yakala.